Türk Ceza Kanunu’nun 225. maddesinde, hayasızca hareketler suçu ve cezası düzenlenmiştir. Bu suçun işleniş şekli, kişinin alenen cinsel ilişkiye girmesi veya teşhircilik yapması ile oluşur. Herkese açık olan bir yerde cinsel ilişkiye girilmesi, cinsel hareketlerde bulunulması, cinsel organın gösterilmesi veya çıplak gezilmesi, hayasızca hareketler suçu işlemiş olur.
Şikayete tabi olan suçlardan değildir. Bu nedenle soruşturma şikayet gereği olmadan kendiliğinden başlatılır.
Hayasızca hareketler kapsamına giren suç unsurlarının cezası 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası olarak düzenlenmiştir. Bu suçun zaman aşımı süresi 8 yıl olarak belirtilmiştir. 8 yıl içerisinde dava açılmaz veya dava açılsa da sonlanmaz ise dava zamanaşımının dolması nedeni ile sona erdirilir.
Türk Ceza Kanunu’nun 226. maddesinde, müstehcenlik suçu ve cezası düzenlenmiştir. Edebe, ahlaka aykırı olan ve cinsel çağrışımlar uyandıran anlamına gelen hal ve hareketler ‘müstehcen’ kelimesi ile nitelendirilir. Kanunda ise müstehcen kelimesinin tanımı yer almaz. Bununla birlikte hangi hareketlerin müstehcen suçu kapsamına gireceği belirtilmiştir.
Müstehcen ürünlerin üretimi, çocuklara gösterilmesi, okutulması, basılması, yayılması, üretiminde çocukların gösterilmesi, hayvan veya ölmüş insan bedeni kullanılması, satılması, satışa arz edilmesi, nakledilmesi, depolanması, kullanıma sunulması halinde ‘müstehcenlik suçu’ işlenmiş olur. Bu suçu oluşturan unsurlar:
Yukarıdaki maddelerin içeriğini, basın ve yayın yoluyla yayınlayan,yayınlanmasına aracılık eden ya da çocukların görmesini, dinlemesini veya okumasını sağlayan kişi hakkında 6 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası ile öngörülür.
Müstehcenlik suçunda zamanaşım süresi 8 yıl olarak belirtilmiştir. Suçun işlendiği tarihten itibaren dava açılmaz veya dava açılsa bile sonuçlanmaz ise zamanaşımının dolması nedeniyle dava hakkında düşme kararı verilir.
Müstehcenlik suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaz. Bu nedenle müstehcenlik suçuna dair soruşturma savcılık tarafından kendiliğinden başlatılır.
Türk Ceza Kanunu’nun 227. maddesinde, fuhuş suçu yer alır. Para veya bir değer karşılığında cinsel ilişkiye girilmesi, cinsel beraberlik yaşanmasına ‘fuhuş’ denir. Kişinin fuhuş yapmasını sağlayan, teşvik eden, yer ve imkan sağlayan kişi fuhuş suçu ile yargılanır. Fuhuş yapan kişi mağdur olup fuhşu kolaylaştıran, teşvik eden kişi fail olur.Eğer bir çocuğun fuhşa teşvik edilmesi söz konusu ise, bu suça aracılık eden, kolaylaştıran, tedarik eden kişi 4 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası ile karşı karşıya kalır.Mağduru fuhşa teşvik eden, fuhuş için aracılık eden, kolaylaştıran kişi hakkında 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 3000 güne kadar adli para cezası cezalandırılır.Bu suçun zamanaşımı süresi 8 yıl olarak düzenlenmiştir. Suçun işlendiği tarihten itibaren dava açılmaz veya dava açılsa bile sona ermez ise suç unsuru olan olay zamanaşımı nedeni ile düşer.
Türk Ceza Kanunu’nun 228. maddesinde kumar oynanması için yer ve imkan sağlanması suçu ve cezası düzenlenmiştir. Bu suçun meydana gelebilmesi için iki unsurun bir arada, birlikte işlenmesi gerekir. Bu iki hareketten biri ‘yer sağlama’ diğeri ise ‘imkan sağlamak’ tır. Şans ve talihe bağlı olan oyunların oynatılmasına yer ve imkan sağlamak suçtur. Ancak kumar oynama kanunda suç olarak kabul edilmez. Kabahatler Kanunu’nun 34. maddesinde ‘kabahat’ olarak belirtilmiştir. Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçu, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 200 günden az olmamak koşulu ile adli para cezası ile cezalandırılır.Eğer bilişim sistemleri yolu ile suç işleniyorsa, bu durumda 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 1000 günden 10000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.Kumar oynanmasına için yer ve imkan sağlanması, şikayete tabi bir suç değildir. Bu nedenle de şikayet gözetilmeden soruşturma başlatılabilir.Suçun işlendiği tarihten 8 yıl içerisinde soruşturma başlatılmaz veya dava açılma tarihinden itibaren bu süre içerisinde sona ermez ise zamanaşımının dolması nedeniyle dava sona erecektir.
Türk Ceza Kanunu’nun 229. maddesinde dilencilik suçu yer alır. Çocukların, beden veya ruh açısından kendini ifade edemeyecek durumda bulunan kişilerin dilendirilmesi suçtur. Dilencilik suçu herkes tarafından işlenebilir. Bu suçu işleyen kişiler cezalandırılır. Dilencilik suçunu yapan kişiler, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 3. derece kan veya kan hısımları ya da eş tarafından işlenmesi halinde cezada yarı oranında artırım yapılır.
Ağır Ceza Avukatı © Copyright 2023| Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.