İçtima; anlamı itibariyle birleşme, toplanma anlamına gelmektedir. Birden fazla suç olması durumunda faile tek ceza verilmesi hali suçların içtima olarak adlandırılır. Yani ortada birden fazla suç olduğunda tek ceza verilmesi durumunda bu duruma suçların içtimaı adı verilir. Ceza hukukunda içtima durumu “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” kuralı ile var olur. Bu durum zincirleme suç, bileşik suç ve fikri içtima olarak Türk Ceza Kanunu Madde 42, 43 ve 44 ile açıklanmıştır.
Suçun tekliği ve çokluğu TCK’da oldukça mühim bir konu olmaktadır. Suçun tek mi veya birden fazla mı olduğunun ispatlanması halinde; hedef, mağdur unsurlarına dikkat edilmesi gerekir. Suçun sayısının belirlenmesinde en önemli ve ilk tespitin ölçütü failin hedefi olmaktadır. İkinci ölçüt ise hareketler arasında yer alan zaman aralığıdır. Son tespit noktasında ise önemli olan başka bir husus da gerçekleştirilen eylemlerin aynı mağdura karşı gerçekleştirildiği olup olmadığıdır.
İçtima, farklı şekiller ile kanunda düzenlenmiştir. Birden fazla suç tipinin işlenmesiyle oluşan suçlara birleşik suç adı verilir. Birleşik suçta tek suç oluşur iken birden fazla suçun işlenmesiyle bu durum var olmaktadır. Örneğin farklı iki suçtan verilen cezalarda her iki suçtan değil birleşik olarak düzenlenen suçtan ceza verilmektedir. Birleşik suç, Türk Ceza Kanununda Madde 42’de yer almıştır: Biri, diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluşturması sebebi ile tek fiil sayılan suça bileşik suç denilmektedir.
Gerçek içtimada failin işlediği suç sayısı kadar ceza verilmektedir. Ancak kanunda bu duruma istisna getirilmiştir. Aranan diğer şartlar gerçekleşmediği takdirde bazı suçlar için gerçek içtimaı geçerlidir. Bu durum TCK Madde 43/3’te yer almıştır: Kasti yaralama, öldürme, işkence ve yağmalama suçlarında bu madde hükümleri uygulanmamaktadır.
Zincirleme suç; aynı suçun işlenmesi durumunda bir kişiye karşı, farklı zamanlarda sayıca aynı suçun birden fazla işlenmesi olarak bilinmektedir. Zincirleme suç Türk Ceza Kanunu Madde 43’te şu şekilde yer almaktadır:
Madde 43- (1) “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda, bir cezaya hükmedilir. Ancak bu ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadar artırılır. Bir suçun temel şekli ile daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli şekilleri, aynı suç sayılır.”
(2) “Aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda da, birinci fıkra hükmü uygulanır.”
(3) “Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve yağma suçlarında bu madde hükümleri uygulanmaz.”
Zincirleme suçun oluşabilmesi için birtakım şartların oluşması gerekir:
Zincirleme olarak işlenen her suç tek suç olarak sayılır. Bu durumda ise faile tek ceza verilir. Fakat verilen bu ceza, “dörtte birinden dörtte üçüne” kadar artırılmaktadır. Zincirleme suçlarda yetkinin verildiği mahkeme suçun işlendiği yerde olan mahkemedir. Zincirleme suçlarda görülen davalarda zamanaşımı ise; son suçun işlendiği zaman diliminden itibaren geçerlidir.
Aynı neviden fikri içtima durumu için aynı suçtan birden çok kişiye karşı bir tek eylem işlenmesi gerekir. Türk Ceza Kanununun 43. Maddesinin 2. Fıkrasına göre aynı neviden fikri içtima konusunda aynı suçun birden fazla kişiye tek bir fiille işlenmesi halinde birinci fıkra hükmü uygulanmaktadır. Eylemin tek olması gerekir. İşlenen suçun kasti öldürme, yaralama, işkence ve yağma suçlarından biri olmaması gerekir. Suçun mağdurları olan kişiler farklı kişiler olma durumundadır. Aynı suçun birden çok sayıda işlenmiş olması gerekir.
Fikri içtima Türk Ceza Kanunu’nda Madde 44 ile yer alır. Fikri içtima; tek bir fiil ile birden çok suçun meydana geldiği durumlarda söz konusu olmaktadır. Fikri içtima olabilmesi için tek bir kasıt ile gerçekleşen bir eylem ile birden fazla farklı suçun oluşması gerekir. Fikri içtima için şu koşullar var olmalıdır: Birden fazla sayıda farklı suçun var olması gerekmektedir. Eylem tek olmalıdır. Suçların kovuşturulabilir ve cezalandırılabilir olması gerekmektedir.
Ağır Ceza Avukatı © Copyright 2021| Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.