Türk Ceza Kanunu’nun Kişilere Karşı Suçlar kısmının üçüncü bölümünde ‘vücut dokunulmazlığına karşı suçlar’ yer alır. Vücut dokunulmazlığına karşı suçlar ile korunmak istenen hukuki değer, insanın vücut bütünlüğü olup, bu bütünlüğe verilen zararın yaptırım altına alınmasıdır.
Türk Ceza Kanunu’nun İşkence ve Eziyet bölümünde yer alan işkence suçu, üç yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bir kişiye eziyet niteliği taşıyan suç, insan onuruyla bağdaşmayan veya ruhsal yönden acı çekmesine neden olan, küçük düşürücü olan hareketlere verilen genel addır.
Bir kişinin işkenceye maruz kalıp şikayetini geri çekmesi ya da şikayetçi olmaması, yargılama aşamasını etkilemez, süreç devam eder. İşkence suçu, şikayete tabi bir suç değildir.
Türk Ceza Kanunu’nun İşkence ve Eziyet bölümünde yer alan eziyet suçunun suç olarak nitelendirilmesi için eylemin sistematik ve sürekli olması gerekir. Bu eylem ya da muamele, insan onuru ile bağdaşmayacak, küçük düşürücü ve mağdurun eziyet çekmesine sebep oluyorsa, suçu işleyen iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Hakaret, kasten yaralama, tehdit gibi suçlar da eziyet suçu sayılır. Sistematik olarak yapılan eziyet suçu, tek ve ani bir eylemi nitelemez.
Ruh bakımından ya da fiziken kendini ifade edemeyen ve savunamayan, gebe kadına, çocuğa karşı suç, üstsoy veya altsoya, babalık veya analığa ya da eşe karşı işlenmesi halinde ise üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Eziyet suçuna maruz kalan kişi ya da kişiler, şikayetlerini geri çekseler dahi yargı süreci devam eder. Eziyet suçu şikayete tabi suçlar arasında yer almaz.
Kasten yaralama suçu, kişinin beden bütünlüğüne zarar verilmesi, mağdurun acı duyması, sağlığının ve algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan hareketleri kapsar. ‘Kasten’ kelime anlamı olarak bilerek, kasıtlı manasına gelir. İsminden anlaşılacağı üzere ‘kasten yaralama’, bir kişiyi bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak yaramak anlamına gelir.
Kasten yaralama suçu, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Öngörülen bu ceza, suçun basit haline verilen temel cezadır. Suç Teşkil eden kastın nitelikli halinin işlenmesi durumunda faile verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Kasten yaralama suçunun nitelikli halleri, üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe, beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda olan kişiye karşı işlenmesi halinde ve failin yerine getirdiği kamu görevi nedeni ile kamu görevlisinin sahip olduğu nüfusu kötüye kullanarak işlemesi halinde oluşur.
Kasten yaralama suçu eğer silah ile işleniyorsa faile verilecek olan ceza yarı oranında arttırılır. Kasten yaralama suçunun nitelikli halleri şikayete tabi olmayan suçlardandır. Savcılık soruşturmayı yürütür. Basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralanmalar ise şikayete tabidir. Mağdur kişi, fiili ve faili öğrendiği tarihten itibaren altı ay içerisinde şikayet etme hakkını elinde bulundurur. Eğer, kasten yaralama sonucu mağdur olan kişi ağırlaşmış bir sonuç ile karşılaşmış ise faile verilecek ceza daha ağır olur. Örneğin; mağdurun yaralama sonucunda ölümü ya da kemiğinin kırılması durumunda fail daha ağır ceza alır.
Organ veya doku ticareti suçu, kişiden rızası olmadan organ veya doku alınması, hukuka aykırı olarak ölüden organ veya doku alınması, organ veya doku satın alınması, aracılık etmesi halinde gerçekleşir.
Yukarıda yazılan her suçun ayrı ayrı yargılama süreçleri bulunur. Rızasız olarak organ alan kişi ya da kişiler beş yıldan dokuz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Yine rızasız olarak doku alan kişi ya da kişiler iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. Hukuka aykırı olarak ölüden organ veya doku alan kişi ya da kişiler ise bir yıla kadar hapis cezası alır. Organ veya doku satın alan, satılmasına aracılık eden, satan kişi hakkında da beş yıldan dokuz yıla kadar hapis cezası ile yargılanır. Organ veya doku teminine ilişkin ilan veya reklam veren kişi de suç işlemiş sayılır. Bu suç, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Organ veya doku ticareti suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Savcılık, soruşturmayı doğrudan yürütür.
Taksirle yaralama suçu, bir kişinin dikkatli ve özenli davranmaması ya da önlem almaması durumunda, yanlışlıkla, istemeden birini yaralamayı ifade eder. En çok örneği trafik kazası, iş kazası, doktor hatası gibi durumlarda görülür. Bu suçun cezası üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Taksirle yaralama suçundan hapis cezası verildiği takdirde adli para cezasına çevrilmez.
Taksirle yaralama suçunun basit hali, şikayete tabi suçlar arasında yer alır. Taksirle yaralama suçunun bilinçli taksirle işlenmesi halinde savcılık soruşturmayı kendiliğinden soruşturur.
Mağdurun üzerinde, rızaya dayalı olmayarak bilimsel deney yapılması veya mağdurdan rızası olsa dahi gerekli prosedürlerin yapılmadan deney yapılması halinde oluşan suçtur. İnsan üzerinde deney yapma suçunun cezası bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıdır. Deney sonucu başarılı olsa dahi, insan üzerinde deney suçu işlenmiş sayılır.
Eğer, hasta olan bir kimseye rıza olmadan deney yapılmış ise, fail, bir yıl hapis cezası ile cezalandırılır.
İnsan üzerinde deney suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaz. Savcılık tarafından soruşturma kendiliğinden yürütülecektir. Suç nedeniyle mağdur olan kişi, şikayetçi olmadığını bildirir ya da şikayetini geri çekmek ister ise yargılama aşamasına bir etkisi olmaz. Yargılama, şikayet geri alınsa dahi devam eder.
Ağır Ceza Avukatı © Copyright 2023| Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.